ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum
Kurallarını mutlaka okuyunuz...
|
Ferah
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 7.Oca.2008 Pzt 22:53:10 |
| fiogf49gjkf0d Lokantada, müşterilerden biri garsona seslenmiş: - Bakar mısın evladım... Bana bir pilav, üstüne de biraz et. Az ötede masada Borazan Tevfik oturuyormuş. Yemeğinden başını kaldırıp o da garsona dönmüş: - Bana da bir pilav... Ama üstüne etme! | |
Melissa606
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 7.Oca.2008 Pzt 23:16:15 |
| fiogf49gjkf0d Okurken beni hep güldürmüş olan fıkralardan biri:
AMAN HATA OLMASIN
Adamın biri yeni ulaştığı otele kaydını yaptırır. Odasına girdiğinde masada bir bilgisayar görür ve karısına e-mail atmaya karar verir.
Fakat yazdığı mesajı farkında olmadan yanlış bir adrese gönderir....
Tam bu sırada farklı bir yerde kadın, kocasının cenaze töreninden eve yeni dönmüştür ve bilgisayarındaki maili görür, arkadaşlarından geldiğini düşündüğü maili okuyunca olduğu yere yığılıp kalır. Odaya giren annesi yerde yatan kızını ve ekrandaki mesajı görür, okur :
Kime : Sevgili karıma Konu : Yeni ulaştım. Tarh : 23.Haziran.2004 Benden haber aldığına şaşıracağından eminim. Burada bilgisayar var ve sevdiklerimize e-mail gönderebiliyoruz. Buraya yeni ulaştım ve kaydımı yaptırdım. Herşey yarın senin buraya geleceğini düşünülerek hazırlanmış. Seninle buluşmayı dört gözle bekliyorum. Umarım benim gibi sorunsuz bir yolculuk geçirirsin. Not : Burası çok sıcak. hazırlıklı gel.
| |
alesta83
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 8.Oca.2008 Sal 00:50:13 |
| fiogf49gjkf0d GÜL KOKAYİ
Cenevre tarım konferansında katılımcıların her biri yaptıkları çalışmaları ve
sonuçta gerçekleştirdikleri verim artışını anlatıyormuş sıra temel`e gelince:
-kuru fasülyeye gül aşuladuk demiş.
- peki bunu niye yaptınız?
- yellenince gül kokayi | |
alesta83
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 8.Oca.2008 Sal 02:09:13 |
| fiogf49gjkf0d Turkleri anlama sanati diye bir kitaptan alinti Madde 3: Cocuk yuzmeyi cabuk ogrensin diye babasi tarafindan kucaklanip denize atilir.. Turkiye de babalar sahillerin olmazsa olmazlaridir. Yuzme ogrensin diye cocuklarini kucaklar ve Sikma kendini, rahat birak diye suya atarlar. Bahane de hazirdir. Olur mu? Bak Rusya ya. Orada cocuklari dogar dogmaz havuza atiyorlar, yuzmeyi ogrensin diye. Olimpiyatlarda goruyoruz herhalde... Madde 7: Hesap odeyen erkek, hesabi odemek icin gereken islemi masanin altinda yapar. Turk erkegi odedigi hesabi masadakilerin gormesini istemez. Eger gorurlerse ayip olacagini dusunur ve karsidakilerin Ulan amma da gorgusuz herif, hem ismarliyor hem de hesabi gozumuze sokuyor demesinden cekinir. Boyle bir davranisa bir de Eskimo erkeklerinde rastlanilabilir. Hesabi acikta odeyen Eskimo nun eli haliyle donacaktir. Madde 11: Turkiye de ilk, orta, lise, universite, yuksek lisans, doktora fark etmez, sinav kagitlari dagitilirken, bir ogrenci mutlaka Hocam istedigimiz sorudan baslayabilir miyiz? sorusunu sorar. Ayni ogrenci, ogretmen haftaya sinav yapacagini bildirdiginde kacinci sayfaya kadar sorumluyuz hocam sorusunu soran ama yine de sinava calismayan ogrencidir. Madde 25: Tum israrlara ragmen misafir Yemeyecegim yeter! diyorsa, ev sahibi son kozunu degerlendirir ve ilahi gucu cumle icinde kullanip Bak Allah in adini verdim diyerek misafiri koseye sIkistirir. Misafir bunun uzerine midesi dolu olsa da, ilahi kudret korkusundan midir kacis yolu kalmamasindan midir, ne var ne yoksa bir cirpida yer. Madde 31: Isyeri acilisinin yapildigi gun satilan ilk urunden elde edilen para (siftah parasi) bereket getirecegine inanilip cerceveletilir ve isyerinin duvarina asilir. Isyerleri acilisi cok onemlidir. Alisveris yapanlar urunlerin gercek karsiligini degil, gonullerinden geceni kasaya birakirlar. Ilk alisveris parasi herkese gosterilir. Madde 34: Uzerinden arac gecsin ve temizlensin diye isyeri paspaslari cadde ortasina firlatilir. Sinek avlayan esnaf Turkiye de temizlik hastasi kesilir. Alir eline hortumu bastan asagi dukkaninin bulundugu caddeyi, kaldirimlari bir guzel sular. O da yetmez, yandaki caddeleri ve sokaklari da sulamayi is edinir. O arada paspaslar da temizlikten payini alir. Madde 42: Misafirlikte kolonya ikram edilirken buyuklerin ellerine cocuklarin kafasina dokulur. Ayni misafirlikte biraz buyuk bir cocuk varsa mutlaka Gecen bunu hamama goturduk. Babasini da getirseydin bari dediler geyigi mutlaka yapilir. Madde 46: Durakta degil de, her el kaldiran yolcu gordugunde duran otobuse halk otobusu denir. Halk otobusu halki kirmaz, durur. Halk otobusunun belediye otobusunden tek farki budur. Madde 49: Sehirlerarasi otobus yolculuklarinda kan bagi yoksa (kari, koca, yegen, yenge gibi) bayan yanina erkegin oturmasi firma tarafindan kabul edilmez.. Turkiye de en onemli namus bekcileri otobus muavinleridir. Muavinlere gore birbirlerini hic tanimayan iki karsi cinsin, mesafe olmaksizin seyahat etmesi, atesle barutun birbirine bitisIk iki koltuktan bilet almasi gibi bir seydir. Buna asla izin vermezler. Ancak gidilecek yol boyunca erkegin yanina oturtmadiklari genc kizi kesmeyi de ihmal etmezler. Madde 63: Gelinin belinde yer alan kirmizi kusak bekareti simgeler. Damadin elbisesi uzerinde renkli bir caput parcasi, herhangi bir isaret bulunmadigindan cinsel ge cmisi hakkinda fikir yurutmek mumkun degildir. Aslinda bu gecmisle pek ilgilenen de yoktur. Madde 64: Kafa bir yere carptiginda sismesin diye cignenmis ekmekle ovalanir. Turklerin Kendi kendine tedavi yontemleri sadece bunlarla bitmez. Agriyan yere sicak tugla konur. Isitilmis cay bardaklari ile sirt cekilir. Arpacik cikmis goze sarmisak surulur. Sarilik olmus kisiye kendi idrari icirilir. Kesilen ve kanayan yere tutun basilir. Pasli civi batan yer sopayla dovulur. Burkulan yere biftek baglanir. Yanan yere dis macunu surulur. Madde 66: Butun ilaclar buzdolabinda saklanir. Buzdolabinin kola, su, gazoz koyulan bolgesi ilaclara yetmeyince, ilaclar yumurtalarin bulundugu alanda, kurumus yarim limonlara komsuluk yapar. Madde 75: Sokak ortasinda aska gelip sevisen, kedi, kopek at gibi hayvanlar once Host, kist, pist, aloooo denilerek uyarilir. Sevisme halinin devam etmesi durumunda hayvanlar sopa benzeri bir cisim kullanilarak ayrilir. Uc-bes guvercin bir araya gelip, bulduklari kirintilari kafalarini delirmiscesine one arkaya sallayarak tetikte yerken, kendilerine dogru aniden kosan birini gorduklerinde topluca kacarlar. Guvercinler neden boyle bir davranisla karsilastiklarini anlamazlar. Kişşşşt diye ses cikarip guvercinlerin ortasina dalan bir Turk un de anlasilacak bir hali yoktur zaten. Puhahaaaha Hepsi doğruu | |
Harwest
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 8.Oca.2008 Sal 21:18:18 |
| fiogf49gjkf0d
| |
Harwest
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 8.Oca.2008 Sal 21:19:30 |
| fiogf49gjkf0d
| |
ozhur
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 8.Oca.2008 Sal 21:22:56 |
| fiogf49gjkf0d Temelle dursun afrikada salla nehirden geçerken salları batmış bunlar başlamış yüzmeye. nehir ya hem afrika eeeeeeeeee timsah eksik olurmu timsahlarda bunlara doğru yüzmeye başlamış.timsahları gören temel dursuna _ula dursun demiş _ne oldu temel _ula habu adamlar ne kadar moderundur _ula nerden anladun oni _ula baksana adamların kurtarma botları bile LACOST | |
alesta83
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 9.Oca.2008 Çar 20:14:44 |
| fiogf49gjkf0d Değişik ülkelerden gelmiş insanlar aynı masada birer kadeh şarap ısmarlarlar. Şaraplar gelince bakarlar ki, her birinin kadehinde birer karasinek vardır. Acaba kim nasıl tepki verecek? İşte bu sorunun cevabı :
İsveçli, aynı kadehte yeni şarap getirilmesini ister. İngiliz, yeni kadehte yeni şarap getirilmesini ister. Finlandiyalı, sineği kadehten alır ve şarabı içer. Rus, şarabı sinekle içer. Çinli, sineği yer fakat şarabı içmez. İsrailli, sineği yakalar ve Çinliye satar. Yunanlı, şarabın üçte ikisini içer ve yeni şarap ister. Norveçli, sineği yakalar ve yem olarak kullanmak üzere balığa çıkar. İrlandalı, sineği ezerek şaraba karıştırır ve İngiliz´e ikram eder. İskoç, farkında olmadan şarabı sinekle içer, sinek boğazına takılınca; ´Allah kahretsin şimdi içtiğimi kusacağım!´ der. Amerikalı, lokantaya tazminat davası açar ve 65 milyon dolar tazminat talep eder. Türkleri masada temsil etmekte olan Temel ise yandaki eczaneden bir sinek ilacı almaya gider.
| |
AsLiYeeeWRuM
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 9.Oca.2008 Çar 21:10:09 |
| fiogf49gjkf0d TemeL Fadime iLe tiyatroya gitmiş.
-Bize içi biLet Lütfen.
-Leyla ile Mecnun için mi?
-Hayır Fadime iLe benum için. | |
ozhur
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 9.Oca.2008 Çar 21:22:27 |
| fiogf49gjkf0d Tuvalet muhabbeti
Genç adam İstanbul’dan Ankara’ya otobüs ile giderken, Bolu Dağı’nda verilen molada hemen tuvalete koşturdu. Korkunç sıkışmıştı. Şansına boş kabin bulup kendini oraya attı.. Tam oturmuştu ki yan kabinden bir ses “Merhaba” dedi. Adam şaşkın şaşkın “Merhaba” diye cevap verdi.. Ses devam etti “Nasılsın?” İlk defa başına böyle bir şey geliyordu. Yine şaşkın şaşkın cevap verdi “Sağol iyiyim... Sen nasılsın...?” Ses sordu “Ne yapıyorsun?” Bir an tereddüt geçirdi. Adam onun tuvalette olduğunu bildiği için mutlaka ne yaptığını da biliyordu. Başka bir şey anlatmak istedi ve “Ben” dedi “İstanbul’dan gelip, Ankara’ya gidiyorum. Sen nereye gidiyorsun?” Adamın sonraki cümlesi bu muhabbeti sona erdirdi. “Hayatım, telefonu kapatıyorum. Yandaki tuvalette biri var. Sana sorduğum sorulara cevap verip duruyor. Ben seni daha sonra ararım.”
ALINTIDIR
VATAN GAZETESİ
| |
| |