ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

Forum sayfaları sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç erkek kız arkadaş bul

sohbet banner
tavla okey sohbet forumu
sohbet, okey, tavla, chat
11 Mayıs 2024, Cumartesi 16:29   
kız arkadaş sohbet linki

 

ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum Kurallarını mutlaka okuyunuz...

  HurremSuItaan> Forum Mesajları
    HurremSuItaan'e ait Toplam 4129 Forum Mesajı var
<<1...100...200...300...398399400401402403404405406407408 409410411412413>>


HurremSuItaan

HurremSuItaan resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >KENDİNE İYİ BAK deme bana...>
  27.Mar.2006 Pzt 14:42:00
fiogf49gjkf0d
kendine iyi bak bir veda değil elveda cümlesidir çoğu zaman..
o üç kelimden çok daha fazlasını gizler içinde..
kendine iyi bak..
çünki bundan sonra ben yanında olmayacam olamayacam..
istesende istemesende..
...........................................................
gerisi burda





HurremSuItaan

HurremSuItaan resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Fıkralar >GÜLDÜRÜKEN DÜŞÜNDÜREN FIKRALAR...>
  27.Mar.2006 Pzt 13:40:15
İki evli kadın bir akşam kocalarını evde bırakıp kadın kadına eglenmek için bir bara gitmişler ama içkinin dozunu fazla kaçırmışlar ve dışarı yalpalayarak çıkmışlar. İkisinin de fena halde çişi varmış ama ortada tuvalet hesabına hiçbirşey yokmuş. Yanlız biraz ileride mezarlık varmış ve iki arkadaş tek çare olarak oraya gitmişler. İkiside karanlıkta işlerini görmüşler ama temizlenmek için tabii orada tuvalet kagıdı vs yokmuş. Kadınlardan birisi sarhoş kafayla külodunu çıkarıp tuvalet kagıdı niyetine kullanmış sonra da orda biyere atmış. Diger kadın ise ben külodumu çıkartmam demiş. Mezarlıktaki çelenklerden birinin üzerindeki kagıdı almış o da onunla temizlenmiş, sonra iki kadın birlikte eve dönmüşler.
Ertesi sabah kadınlardan birinin kocası ötekinin kocasına telefon eder:
- Baksana sana ne diyecegim, seninkiyle benimki dün gece birileriyle fingirdeştiler galiba...
benimki eve sarhoş geldi üstelik külotsuzdu
- Oooo senin ki gene iyi, benimki kapıdan içeri girdiginde poposundan seni asla unutmayacagım yazılı bir kagıt sarkıyordu...


HurremSuItaan

HurremSuItaan resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Fıkralar >GÜLDÜRÜKEN DÜŞÜNDÜREN FIKRALAR...>
  27.Mar.2006 Pzt 13:36:47
Dursun canı sıkkın bir şekilde tarladan gelen Temel i görür ve hemen sorar:
- Hayrola Temel ne oldu daa. Neye böyle öfkelu öfkelu gideysun.
Temel
- Hiç sorma Dursun derdum büyüktür.
Dursun
- Hayrola uşağum neymiş derdin?.
Temel
- Tarlada iken canım acayip fadimeyi çekiyur, ama eve gelince tık yok.
Dursun
- Uşağım o zaman Fadime sana gelsin.
Temel
- Nasıl olacak bu?
Dursun
- Al tüfeği yanına canın çekince patlat Fadime anlar koşar gelir.
Temel
- Hay aklınla bin yaşa emi.
Tabi Temel bunu hemen uygulamaya koyar. Canı çekince hemen tüfeği patlatıveriyor Fadime yanında. Aradan bir kaç hafta geçiyor Dursun yine Temel i tarladan gelirken görüyor.
Dursun
- Hayrola Temel nasıl gidiyor verdiğim taktik?
Temel
- Valla Dursun ilk başta çok iyidi, ama av sezonu açıldı açılalı Fadimenin yüzünü göremez oldum.



HurremSuItaan

HurremSuItaan resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Fıkralar >GÜLDÜRÜKEN DÜŞÜNDÜREN FIKRALAR...>
  27.Mar.2006 Pzt 13:31:32
İş adamı traş olurken bir yandan da berberiyle sohbet etmektedir.

Derken, kapının önünden ağır ağır geçmekte olan paspal bir çocuk görürler. Berber, iş adamının kulağına fısıldar; "Bu çocuk var ya, dünyanın en aptal çocuklarından biridir! Bak; dikkat et şimdi..."

Berber çocuğa seslenir: "Ali, buraya gel!". Bunun üzerine çocuk sakince dükkana girer ve yüzündeki aptalca sırıtmayla berberi selamlar.

Berber işadamının kulağına sessizce, "bak şimdi" diye fısıldar ve bir elinde bir milyon, diger elinde yirmimilyon luk bir banknot olduğu halde çocuğa sorar: "Hangisini istiyorsan alabilirsin?"

Çocuk dalgın dalgın bir bir milyona bir de yirmimilyona bakar ve sonunda bir milyonluk banknotu hızlıca çekerek berberin elinden alır.

Berber işadamına döner ve gülerek: "Gördün mü? Sana söylemiştim." der.Traş bitince işadamı sokağa çıkar ve az ileride kendi kendine oynayan Ali yi görür. Yanına giderek, neden yirmimilyonluk değil de, bir milyonluk banknotu aldığını sorar.

Çocuk hiç de aptalca olmayan bir sırıtmayla yanıt verir:

"Hehehe... Eğer yirmimilyonluğu alırsam oyun biter.


HurremSuItaan

HurremSuItaan resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Komik Şeyler >YOK BOYLE BİR ASANSÖR:))>
  27.Mar.2006 Pzt 13:20:34
Söyledim ref ref ciim üstüne kat inşaa ediyorlar  pek yakında hizmete girecek


HurremSuItaan

HurremSuItaan resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >AŞK ERTELEMEYE GELİR Mİ?>
  27.Mar.2006 Pzt 13:16:18
AŞKTA YARIN YOKTUR SEVGİLİ (14445 Hit)

Aşk bu dünyanın ölçüleriyle açıklanamaz sevgili.
O ilkel bir acıdır, yaban bir ağrıdır.
Gelir ve içimizdeki o çok eski bir şeye dokunur.
Sonra bir perde açılır ve yolculuk başlar.
Bu yolculukta artık para, tarifeler, beklentiler, randevular, taksitler, iş,
anneler ve korkular yoktur.
Aşkın kendi gerçekliği vardır sevgili.
İnsan bir başka ışığa teslim olur...
Aşkta yarın yoktur sevgili. Zaman ileri doğru değil,
içeri, yüreklere, derinlere doğru işlemeye başlar, bilgeleşir.
Hiç bilmediği sezgileriyle buluşur. Yükü çok ağırdır, kendiyle buluşmuştur.
Hem dışındadır dünyanın, hem de ortasında.

Hindistan da Ganj Nehri nin kıyısında yakılan yoksul adamın
hissettikleri de onunladır, yitirdikleri de...
Newyork ta, bir sokakta, o kartondan kulübesinde yaşayan kadının
çıplak yalnızlığı da. Her şey onunladır, ona emanettir
sanki, ama o, çıldırtıcı bir yalnızlık içindedir yine de...

Aşkın kültürlü olmakla, bilgili olmakla da ilgisi yoktur sevgili,
kanımıza karışan ilkel acı, o yaban ağrıyla hiçbir kitabın yazmadığı
hakikatlere daha yakınızdır, inan...
Kim demişti hatırlamıyorum, aşk varlığın değil, yokluğun acısıdır diye.
Belki de bu yüzden ilk gençliğimde, o yoğun aşık olduğum yıllarda,
gözüme uyku girmez, dudağımda bir ıslıkla bütün gece şehri,
o karanlık, o hüzünlü sokakları dolaşır, insanları uykularından uyandırmak isterdim.
Uyanıp, içimde derin bir sızıyla uyanan o derin sancının acısına ortak olsunlar diye...

Aşk çok eski bir şeydir sevgili.
Onun içinden o çileli çocukluğumuz geçer.
Sevdiğimiz insanların çocuklukları da...
Oradan üvey anneler, eksik babalar, parasız yatılılar geçer.
Ve sonra aşk bütün bunları alır, daha da eskilere gider,
hep o ilkel acıya, o yaban ağrıya...

İnsan bazen nedensiz yere umutsuzluğa kapılır.
Kimselere veremez sevgisini, kimselere kendini anlatamaz, evlere kapanır...
Bazen denizler, kıyılar çeker insanı.
İnsan bu kapılmayı anlayamaz, oysa çok eski bir yerde
yaşanmasından korkulup vazgeçilmez aşkların sızısıdır bu.
Bu sızı, bu yenilgi mevsimlerle yıllarla devredilir başka insanlara...
Bir insanın yaptığı bir hatanın tüm insanlara yayılması gibi...

İşte şimdi biz de sevgili, ya olmadık zamanlarda
umutsuzluğa kapılıp, soluğu evlerde alacağız, ya da denizler,
kıyılar çekecek bizi. Nasıl biz başkalarının
korkaklığını taşıyorsak, başkaları da bizim korkaklığımızı taşıyacak, yenilgimizi, umutsuzluğumuzu...

Birazdan sabah olacak...
Para, tarifeler, beklentiler, randevular, taksitler, iş,
anneler ve korkular başlayacak...
Bunlar varsa ve bizim için geçerliyse aşk yoktur ve
hiç olmamıştır sevgili. Birbirimizi kandırmayalım...

Hadi güne hazırlan. Yaşadıklarımızı unutmaya çalış.
Aşk bize güvenip verdiği büyüsünü, sırlarını,
cesaretini, bilgeliğini ve o ilkel, o yaban ağrısını geri
alacak. Bunlar olurken içimiz bir an çok üşüyecek, sonra geçecek...

Hadi, oyalanma birazdan yarın olacak...

Aşkta yarın yoktur sevgili...
CEZMİ ERSÖZ...


HurremSuItaan

HurremSuItaan resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >Şiir>
  27.Mar.2006 Pzt 13:07:34

BEN SANA MECBURUM  

 

Ben sana mecburum bilemezsin

Adını mıh gibi aklımda tutuyorum

Büyüdükçe büyüyor gözlerin

Ben sana mecburum bilemezsin

İçimi seninle ısıtıyorum

 

Ağaçlar sonbahara hazırlanıyor

Bu şehir o eski İstanbul mudur?

Karanlıkta bulutlar parçalanıyor

Sokak lambaları birden yanıyor

Kaldırımlarda yağmur kokusu

Ben sana mecburum sen yoksun

 

Sevmek kimi zaman rezilce korkudur

İnsan bir akşam üstü ansızın yorulur

Tutsak ustura ağzında yaşamaktan

Kimi zaman ellerini kırar tutkusu

Birkaç hayat çıkarır yaşamasından

Hangi kapıyı çalsa kimi zaman

Arkasında yalnızlığın hınzır uğultusu

 

Fatihte yoksul bir gramafon çalıyor

Eski zamanlardan bir Cuma çalıyor

Durup köşe başında deliksiz dinlesem

Sana kullanılmamış bir gök getirsem

Haftalar ellerimde ufalanıyor

Ne yapsam ne tutsam nereye gitsem

Ben sana mecburum sen yoksun

 

Belki Haziranda mavi benekli çocuksun

Ah seni bilmiyor kimseler bilmiyor

Bir şilep sızıyor ıssız gözlerinden

Belki Yeşilköy de uçağa biniyorsun

Bütün ıslanmışşın tüylerin ürperiyor

Belki körsün kırılmışsın telâş içindesin

Kötü rüzgâr saçlarını götürüyor

 

Ne vakit bir yaşamak düşünsem

Bu kurtlar sofrasında belki zor

Ayıpsız fakat ellerimizi kirletmeden

Ne vakit bir yaşamak düşünsem

Sus deyip adınla başlıyorum

İçim sıra kımıldıyor gizli denizlerin

Hayır başka türlü olmayacak

Ben sana mecburum bilemezsin.. ATTİLA İLHAN.



HurremSuItaan

HurremSuItaan resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Komik Şeyler >YOK BOYLE BİR ASANSÖR:))>
  27.Mar.2006 Pzt 13:00:00
       İlgileriniz için teşekkür ederim:)


HurremSuItaan

HurremSuItaan resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> ChatCity ile ilgili her şey >Kopulası Şeyler >ŞU AN HERKES BULUNDUĞU RUH HALİNİ YAZSIN:)>
  27.Mar.2006 Pzt 12:57:17
   Karar vermekte güçlük çekiyorum... Ne hissettiğimi bilmiyorum.


HurremSuItaan

HurremSuItaan resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Haber >Güncel haberler >BU KADARINA YUH ARTIK!!!>
  27.Mar.2006 Pzt 12:47:16
GELİNE NEDEN ÖNÜMDEN YÜRÜDÜN DAYAĞI...

Sivas’ın Şarkışla İlçesi’nde Mustafa Karakuş, “Neden benim önümde yürüdün diye kızdığı gelini 36 yaşındaki Fatma Karakuş u sopayla dövdü. Karakuş gözaltına alınırken, başına aldığı sopa darbeleriyle görme kaybı yaşayan Fatma Karakuş un tedavisi sürüyor.
Bugün sabah saatlerinde meydana gelen olayda, iki çocuk annesi Fatma Karakuş, evde sobayı yakmak için odaya girerken iddiaya göre arkasından gelen kayınpederi Mustafa Karakuş u farketmeyerek kapıyı kapattı. Öfkeyle kapıyı açıp odaya giren Mustafa Karakuş, “Neden benim önümden yürüdün. Ayıp olduğunu bilmiyor musun? diyerek elindeki sopayla gelini Fatma Karakuş u dövmeye başladı.
Başına gelen sopa darbeleriyle bayılan Fatma Karakuş, kaldırıldığı Şarkışla Devlet Hastanesi nde ilk müdahalenin ardından Sivas Sultan 1’inci İzzettin Keykavus Devlet Hastanesi’ne sevk edildi. Fatma Karakuş polise verdiği ifadede, “Kayınpeder beni sürekli dövüyor. Her defasında beni dövmek için mutlaka bir bahane buluyor. Bu kez de onun önünden yürüdüm diye dövdü diye konuştu.
Başına aldığı darbeler sonucu görme kaybı yaşayan Karakuş un tedavisi sürerken, kaçan kayınpeder Mustafa Karakuş yakalanarak gözaltına alındı. Karakuş un görme kaybının düzelme ihtimalinin bulunduğu belirtilirken, olayla ilgili soruşturma sürüyor.
<<1...100...200...300...398399400401402403404405406407408 409410411412413>>