fiogf49gjkf0d Bir an açtı kalbimin derinliklerine vuran o güzelim güneş..
Ve gönlümde sıcacık sevda tohumlarını bıraktı..
Yeşil yemyeşil umutlar besledim aşk a dair..
Oysa ki kalbime bir daha aşk sokmamaya yemin etmiştim..
Ama içimi ısıtan bu güzelim güneş,yüreğimi çılgınca yaktı,tüketti..
Şimdiler de bir hazan mevsimi yaşıyorum..
Gönlüm de açan sevgiye dair tüm çiçekler..
Bir bir avuçlarımdan kayıp gitmekte..
İçtiğim aşk şarapları bile hiç bir tat vermiyor artık..
Oysa ki herşey çok güzel olucak demiştim önceler de..
Geceler her zamankinden daha soğuk ve uzun..
Uykusuzluk, yüreğimin,suskunluğumun tek yoldaşı oldu..
Gönül bahçemde ki çiçeklerle beraber,ruhumda sönüp gitmekte..
Günlerden matemi..Aylardan hüzünü..Saatlerden sensizliği yaşıyorum..
Ve kalbim..
Sadece iyilikle,sevgiyle,mutlulukla,insanları sevmekle mutlu olan..
Ama kendini bir türlü ifade edemeyen o kırılgan kalbim..
Şimdi kırıklıkların en derinini yaşıyor ve paramparça..
Ve sevgili..
İçimde aşk ışıltılarını yakan..Ve aşkın şimşeğini parlatan güzel sevgili..
Artık hiç bir aşka inanmazken,tüm kapılarımı kapatmışken..
Yüreğimin kapılarını sonuna kadar aralayan siyah saçlı sevgili..
Sana sevgi dolu bir gelecekten söz etmeyi herşeyden çok isterdim hep..
Ama yaşanılan o günler den sonra bir kez daha öğrendim ki..
Kaderin bizi sürüklemeye çalıştığı o yol aşkın gerçek yolu değil..
Siyah saçları ve gözleri geceyi oluşturan güzel sevgili..
Kaçışlarına sabredip sessizce katlansam da..
Gözlerimin ufkundan uzaklaşsan da..
Sevginin bıraktığı o izler hiç bir zaman silinmicek..
Deprave..
Ya bir gün... Seni seviyorum derse! Hiç umulmadık bir anda sadece adının yazılı olduğu bir kart, bir mesaj, bir çiçek gelirse!.. Ya birden o güne dek anlaşılmamışların tümünü anlar ve susulmuşların tamamını konuşursa? Ya ansızın çalarsa kapıyı; özledim derse, böyleymiş meğer derse. Belki de bu yüzden, o şey yarım kaldığı için yani. Bitiremiyordu. Bu yüzden gözü yollara dalıyordu. Uçaklara, arabalara, uzaklara.Bilgisayarının başında, kafasında kördüğüm olmuş bir yumak, kalbinde toz duman, bir itiş kakış, öylece oturuyordu.
Arkası yine bana dönüktü. Bütün bunları oturup konuşmak zorlama olacaktı belli ki. Arkadaşlık bazen susmayı gerektiriyordu. Ama konuşmasak da dedim ya, düşündüğü o şeyi iyi tanıyordum O da.Bu satırlardaki her üç kişiden ikisi gibi.O da.Bu satırları yazan gibi.O da.Tüm kadınlar ve erkekler gibi. O da. Dünyanın bütün çocukları gibi. O da...
Sıradan günlere uyananlar gibi.Sevilmediğini düşünüyordu... "Yeterince" sevilmediğini.Ama... Aslında "Yeterince" nedir ki?...Sahiden...
Kime ne yeter ki?
İCLAL AYDIN
Sana güzel bir yaz günü gelmiştim..
Karlı bir sabahta gidiyorum..
Beş mevsim yaşamışısz beraber..
Beş mevsim bir iç denizi karartmaya yetti..
İşte böyle sevgili..
Biz artık seninle harita da küçük bir su lekesi..
Hiç bir nehir kavuşturamaz bizi..
|